14 Ağustos 2009 Cuma

Boş işler için değil, eskrimin geleceği için çalışın...

Bu blogdan eskrim sporu ile ilgili güncel haberleri ve bilgileri elimden geldiğince yayınlamaya çalışıyorum. Ancak belirtmeliyim ki bazı durumlar var. Bu durumlar hızla gelişen ve yaygınlaşan eskrim sporunu baltalıyıcı gerçeğini göz önüne seriyor.

Bazı internet sitelerinde sürekli olarak bu sporu daha da fazla yayılması için emek veren insanlar hakkında olumsuz yazılar yazılmakta. Yani yapılan herşey sanki boşuna bir çabamış gibi gösterilmek isteniyor. Üstelik bu yazıları yazan insanlar kendilerinde bu cürreti nerden ve kimler sayesinde buluyor bunuda düşünmeden edemiyorum. Amacım burdan birileri ile laf yarışına girmek ya da onların kişilikleri hakkında birşeyler söylemek değil. Bu saçma hareketleri benim yerime başkaları yapıyor zaten. :) Acı ama gerçek... Üstelik bu olumsuz yazı ve görüşlerin hepsinin yanlış giden birşeylerin! düzelmesi için değil tamamen insanların kişiliklerine yönelik ters hareketler olduğu o kadar açıkki.

Kişisel fikrim bu tarz hareketlerin yapılmaması. Bu sporu gerçekten seven birisi olarak eskrim hakkında bilgiler duyurmak yerine böyle yazılar yazmak zorunda kalıyorum. Ama malesef bazı şeyleri görmezlikten de gelemiyorum.

Gerçekten bu spora gönül vermiş birisi olarak bu tarz yazıların yapıcı olmak yerini yıkıcı hareketler olduğunu düşünüyorum. Bir öneride bulunmak istiyorum yıkıcı olmak yerine yapıcı olun ve hayal gücünüzü boş işler yerine, eskrim sporunun geleceği için kullanın.

Saygılarımla

13 Ağustos 2009 Perşembe

Federasyon Başkanı Sayın Müminhan Bilgin’in Açıklaması

Federasyon Başkanı Sayın Müminhan Bilgin Federasyonun internet sitesinde ki bir yazıda birlik beraberlik mesajının yanı sıra Merkez Hakem Komitesindeki değişikliğe ve 2009 Dünya Eskrim Şampiyonası hazırlıklarından bahsetmekte.

Başkanın yazısı şöyle;

Eskrim ailesinin değerli bireyleri,

Ülkemiz eskrimi için, geride kalan süre içerisinde elde ettiğimiz sportif başarıların yanı sıra, federasyonumuzun ve doğal olarak ülkemiz eskriminin teşkilatlanması adına da akılcı, gerçekçi ve geleceğe dönük hamleleri yaptık. Özellikle, her geçen gün daha da büyüyen ailemizin tüm fertlerinin federasyonumuz ve Türk sporu için bir değer olduğu bilinciyle hareket ettik. Bu doğrultuda, henüz bizlerin görevde olmadığı dönemden önce adeta yok sayılan, hak ettiği itibarı görmeyen değerlerimizin hem bizlere, hem federasyonumuza hem de Türk eskrimine değer katacağına inandık. İlk günden itibaren gerek karşılıklı fikir alışverişi gerekse de yazılar, seminerler, yayınlar vs. gibi çalışmalarımıza katkılarının sağlanması yoluyla ülkemizin bu önemli değerleriyle irtibatımızı hiç koparmadık. Uzattığımız eli tutan da oldu, çeşitli sebeplerle “ben yokum” diyen de. Biz ise, elimizi tutanla “yokum” diyen arasında hiçbir ayrım yapmamaya özen gösterdik. Çünkü; o insanların bugün değişik nedenlerle yanımızda olmamasının, yarın da olmayacağı anlamına gelmeyeceğine inandık. Anlayacağınız, “Yeter ki, Türk eskrimi kalkınsın” anlayışımızın gereği olarak kapılarımızı hep açık tuttuk. İyi ki de böyle yapmışız. Çünkü daha dün, küçük bir kartopu olan ailemizin bugün nasıl da çığ gibi büyüdüğünü görüyor ve yarın eskrim ailesinin tüm zorlukların üstesinden kenetlenerek gelecek kocaman bir yuva olacağına inancımızı tazeliyoruz.

Kıymetli dostlar;

Camiamızda daha ilk günlerden uzattığımız dostluk elini ilk tutan isimlerin başında belki de Sayın Haluk Yamaç ve Sayın Halim Şener beyler geliyordu. Ülkemizde eskrime sağladıkları katkıların ardından uluslararası arenada ülkemizin adını başarıyla temsil eden bu iki değerli insana, bir an bile olsun egolarını hiç ön plana çıkarmadan çağrımıza olumlu yanıt verdikleri ve sadece Türk eskrimini düşünerek hareket ettikleri için şükranlarımı sunuyorum. Bildiğiniz üzere, Merkez Hakem Kurulumuzda Sayın Cem Oray ve Sayın Hakan Özden, görevlerinden istifa etmişlerdir. İstifaları tarafımdan kabul edilmiştir. Kendilerine yaptıkları hizmetlerden dolayı teşekkür ediyorum. MHK’de gerçekleşen bu istifaların ardından, kendisini her anlamda kanıtlamış sayın Haluk Yamaç ve Sayın Gürol Koray’a tekliflerimizi yaptık. Kendileri de bu teklifimize olumlu yanıt vererek, görevi devraldılar. Kendilerine başarılar diliyorum. Sayın Halim Şener bey de, eğitim seminerlerimizde aktif rol üstlenerek, hem deneyimlerini genç arkadaşlarımıza aktarıyor hem de kalitesi ve birikimiyle camiamıza yön veriyor. Türk eskriminin ve gençlerimizin geleceği için bir adım atan herkes başımızın tacıdır.

Değerli eskrim gönüllüleri;

Zaman çok çabuk geçiyor. 2009 Büyükler Dünya Şampiyonası’nı organize etme hakkını aldığımız tarihin üzerinden yaklaşık 1,5 yıl geçmiş. Sanki dün gibi… Ancak bu hızlı geçen zamanı bizler boş geçirmedik. Eylül ayında inşallah federasyonumuzun ne kadar başarılı bir organizasyon sergilediğini herkes görecek…
Eskrimde yarınların hep daha güzel şeyler getireceği inancıyla, hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum. Sağlıcakla kalın…

Müminhan Bilgin
Türkiye Eskrim Federasyonu Başkanı

12 Ağustos 2009 Çarşamba

Hakem ve Antrenör Seminer Raporu

Türkiye Eskrim Federasyonu Hakem ve Antrenör Semineri eğitmenlerinin hazırladığı raporu yayınladı. Yayınlanan bu rapor ile seminer konuları ve problemlerin çözümleri kamu oyuna ilan edilmiş. Raporda “Genel Sonuç ve Öneriler” bölümü ise dikkat çekiyor. Raporun Genel Sonuç ve Rapor bölümünde şunlar yazıyor:

1 . Gerek hakemlerimizin, gerekse antrenörlerimizin bu konularda üzerlerine düşen görevleri profesyonel bir anlayışla yerine getirmeleri gerekmektedir. Ancak bu sayede eskrim seviyesini yükseltebiliriz.
2. Eskrim konusuyla ilgili tüm katılımcıların birbirlerine saygılı ve objektif olmaları gerekmektedir.
3. Bu tür seminerlerin ileri dönemlerde teorik – pratik olarak daha uzun süreli yapılması gerekmektedir.
4. Antrenörlerimiz iyi bir ilerleme içinde oldukları ve kendilerine olan güvenlerinin yavaş yavaş gelmeye başladığı gözlemlenmiştir.
5. Federasyonumuz tarafından düzenlenen bu tür seminerler, hakemlerimize ve antrenörlerimize üst düzey fayda sağlamaktadır.


Raporun “Genel Sonuç ve Rapor” bölümünün 3. maddesinde “Bu tür seminerlerin ileri dönemlerde teorik – pratik olarak daha uzun süreli yapılması gerekmektedir.” deniyor. Seminerlerin uzun süreli düzenlenmesi doğru analiz sonucu çıkarılan bir öneri olduğunu düşünüyorum. Seminerlerin en az 5-7 gün süren hakem ve antrenör kampları şeklinde olmalı. Bu kamplarda hakem ve antrenörler tüm gün eğitim alarak bilgilerini yenilemesi kanısındayım.

Yine aynı bölümün 4. maddesinde “Antrenörlerimiz iyi bir ilerleme içinde oldukları ve kendilerine olan güvenlerinin yavaş yavaş gelmeye başladığı gözlemlenmiştir.” yazmakta.

5. maddesinde ise “Federasyonumuz tarafından düzenlenen bu tür seminerler, hakemlerimize ve antrenörlerimize üst düzey fayda sağlamaktadır.” denmekte.

Her iki ifade de bence doğru. Hakem ve antrenörler son iki yılda, yerli ve yabacı eğitimcilerden, beş seminer alarak, bilgilerini güncellemiş oldular. Federasyon tarafından düzenlenen bu tip seminerler dünyadaki örnekleri gibi üst düzeyde fayda sağlamakta. Gelecekte düzenlenecek seminerlerin daha da faydalı olacağı bunlara bakarak rahatlıkla söyleyebilirim.

Hakem ve Antrenör Semineri raporunu hazırlayan eğitmenlere, bu raporu kamu oyu ile paylaşan federasyon yöneticilerini ve seminerin hazırlanmasında emeği geçen herkesi tebrik ederim.

11 Ağustos 2009 Salı

Sizce Merkez Hakem Komitesi Başarılı Olacak Mı?

Geçtiğimiz ay MHK (Merkez Hakem Komitesi) ‘nde değişiklik yaşandı. Bu değişikliğin sonrasında Sn. Haluk Yamaç güzel mesajlar vererek bir açıklamada bulundu.

“Değerli eskrim camiası;
Bilindiği gibi yakın zamanda MHK’ de bazı değişiklikler oldu. Arkadaşlarımızdan Cem ORAY ve Hakan ÖZBEK görevlerinden ayrıldılar. Elbette bu arkadaşlarımızın MHK’den ayrılması hepimizi üzmüştür. Bu arkadaşlarımızın yapmış olduğu çalışmalardan dolayı kendilerine teşekkür ediyorum.
MHK’deki bu boşluğu doldurmak bakımından sayın başkanımız Müminhan BİLGİN bana ve sayın Gürol KORAY’a teklifte bulunmuşlar ve bizlerde bu görevi eskrime faydalı olacağımızı düşündüğümüz için memnuniyetle kabul etmişizdir.
Bu yeni oluşumda benim ve sayın Cihan PALABIYIK’ın yurtdışında ikamet etmemiz herhangi bir sorun yaratmaz, bilindiği gibi bilgisayar devrinde yaşıyoruz ayrıca bizler çok sık Türkiye’ye gelen kişileriz.
Bu yazımızda sizlere yeni yapılanma çerçevesinde 2009 ve 2010 sezonu itibariyle MHK olarak yapılanmayı ve planladığımız projelerden bahsetmek istiyorum. MHK olarak üzerinde durmamız en önemli konunun eğitim olduğunu düşünüyorum. Bu bakımdan yapmayı planladığımız projelerle hakemlerimizin seviyesini yükseltmek ve hakemliği sevdirmek hedeflerimiz arasındadır…”


Açıklamanın devamı için buraya tıklayabilirsiniz.

Eski Merkez Hakem Komitesi üyelerinden Cihan Palabıyık çalışmalarına kaldığı yerden devam ediyor. Yeni üyelerden Gürol Koray’dan ise ses seda yok.

Şimdi sormak istiyorum, sizce yeni Merkez Hakem Komitesi başarılı olacak mı?

Bu sorunun cevabı ile ilgili bir anket başlattım. Sonuçları hep beraber burada göreceğiz.

10 Ağustos 2009 Pazartesi

Ağrı’da Eskrim

Ağrı’da eskrim… Enteresan bir fikir. Eskrimin tanıtımından bahsederken Uluslararası Ağrı Dağı Kulüpler Kupası müsabakalarından bahsetmeden geçmek mümkün değil. Ağrı çok uzak olabilir. Belki de biz Ağrı’ya çok uzağız. Her neyse katılımcıları kutluyorum. Uluslararası Ağrı Dağı Kulüpler Kupası ilk kez düzenlenmesine rağmen 14 erkek 7 bayan sporcu ve 3 ülkenin katılımı ile gerçekleşmiş görülüyor. Eminim ki, gelecek yıl bu müsabaka gerçekleşirse daha çok sporcu, kulüp ve ülke katılacaktır.

9 Ağustos 2009 Pazar

Etkili Tanıtım

Eskrim sporunun gelişmesi ve daha çok kitleye yayılması için tanıtımın daha fazla yapılması kanısındayım. Bu tanıtımların basılı materyaller, görsel ve yazılı medya dışında hem federasyon hem de bu spora gönül vermiş kişiler tarfından yapılması gerekmektedir.

Bundan dolayı yeni tanıtım atakları yapılması gerekir. Bu tanıtım ataklarına bir örnek vermek gerekirse;
Bu sene Antalya’da yapılan Uluslararası Çocuk Kupası’nın finallerini Alanya İskele Meydanı’nda organize edilmesi ya da alışveriş merkezlerinde müsabakalar düzenlenmesidir. Federasyonun Ankara Optimum Alışveriş Merkezinde düzenlediği ve aşağıda videosu bulunan tanıtım gibi.



Video Kaynağı : Türkiye Eskrim Federasyonu Resmi İnternet Sitesi
Eskrim Tanıtım Gösterisi Safiye SOYMAN ve Eşi Faik Bey
Optimum Alışveriş Merkezi - 15.06.2008


Bu tanımlar için belediye ve valiliklerin düzenlediği festival, şenlik ve diğer organizasyonların eskrim sporu için bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Böyle düşünmemin sebebi, bu tarz organizasyonların halka açık yerlerde yapılması ve kalabalık bir ortam olmasıdır.

Müsabakalar sadece kapalı alanlarda gerçekleşmemelidir.

Yazımdaki videoda da olduğu gibi federasyonun zaman zaman bu tarz etkinlikler yaptığını görüyorum.

Ve tekrar yenilemek istiyorumki eskrim sporu ile ilgili etkinlik ve müsabakaların bu tarz yerlerde yapılmasının bu harika sporun tanıtımı için çok ama çok yararlı olacağına eminim.

8 Ağustos 2009 Cumartesi

Eskrim Sporu Hakkında Yayınlar

Eskrim sporu ile ilgili yayınlar çok kısıtlı. Bu yayınların çoğalması gerektiğini düşüyorum. Gerek internet üzerinde gerekse basılı olarak yayınlanan kitaplar oldukça sınırlı sayıda.

Eskrim Federasyonu’nun internet sitesinde de yer alan kitaplar eskrim hakkında bilgiler veriyor. Kısıtlı sayıda yayın olduğundan elimizde olan bu kitaplar ve yazarları hakkında bilgi vermek istiyorum.

Eskrim ile ilgili ilk kitap Rıza Arseven’ in 1976 yılında yayınlanan “Eskrim Tarihi ve Modern Eskrim” kitabı. Bunun yanı sıra federasyonun sitesinde bulunan “Eskrim Yetişiyorum”, “Eskrim Öğreniyorum” ve “Eskrim Teknik Yönetmeliği” adlı kitaplar sporcu, antrenör, hakem ve bu sporu seven herkes için kaynak oluşturmakta.

Bu konuda kişisel bir öneride bulunmak isterim. Yeni yayınların oluşturulmasında Türk eskrim antrenörlerine büyük görev düştüğü kanısındayım. Bu yayınlar sayesinde hem eğitimcinin gözünden ve yeteneklerinden yaralanacak yeni sporcu, antrenör ve hakemler yetişeceğini düşünüyorum. Çünkü genel olarak bilinen birşey var ki antrenörlerimizin büyük bir kısmı hem öğretmen kökenli hem de eskrim hakkında yeterince tecrübeli insanlar. Bu da çıkacak olan yayınların kalitesinin yüksek olacağının göstergesi.

Bu konu hakkında bence yapılması gereken antrenörlerimizin biraz cesaretlenmesidir. Eminim ki cesaret herşeyin çözümü olacak ve bir çok eskrim gönüllüsüne ışık tutacaktır. 1976 yılında Rıza Arseven’in yazdığı kitap dışında bu zamana kadar bir yayın bulunmamaktadır. Bu da yeni yayınlar konusunda eskrim camiyasında ki cesaret ile ilgili eksikliği göstermektedir. Aksi halde bir çok yayın şu anda piyasada olabilirdi.

Nacizane olarak burdan tüm antrenörlerimize sesleniyorum. Biraz daha cesaret ve kendine güven ile Sn. Arseven gibi adlarını tarihe yazdırmanın yanında, biz eskrim severlerinde bu konuda daha çok aydınlanmasını sağlayacaklardır.










7 Ağustos 2009 Cuma

Özerklik, Sponsorluk ve Pazarlama

Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü özerklik alanında yaptığı düzenlemelerden sonra sponsorluğun önemi iyice arttı. Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün istatistiklerine bakılırsa, her geçen gün sponsorluk miktarları artmakta. Özerklik sonrası spor branşlarının devamlılığını sağlayabilmesi için can damarı olan sponsorluk alanında pek çok çalışmanın yapıldığı görülmekte.

Spor branşlarının pazarlaması, sponsorluk miktarlarını arttıran etkenlerin en başında gelmekte. Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün yayınladığı “Federasyonlara Yapılan Sponsorluklar” başlıklı istatistikte 36 branştan Eskrim branşı, 8. sırada 758.588.20 TL. ile yer bulmakta.

Özerklik sonrası, federasyonlarda, spor pazarlaması alanında bir yarışın başladığı, bu istatistikte de gözlemlenmekte. Kimse ürünü iyi pazarlanmayan bir spor branşına sponsor olarak, ayni ya da nakti destekte bulunmak istemeyecektir. Ürününün tanıtımı sponsor için önem taşımakta olacağından, sponsorlar güçlü pazarlama imkanları olan branşları tercih edebilirler. Branşı saklayarak ya da bir bölgede bazı insanların arasında yaparak bir yere varılamayacaktır. “Küçük olsun ama benim olsun” mantığı özerklik sonrası o branşların yok olmaya mahkum olması demektir. Etkin tanıtım, etkin pazarlama, çok sponsor demek. Geleceğe atılan adımlar, 81 ilde binlerce sporcuya doğru atılırsa, sponsorlardan destek her zaman sağlanabilir.

6 Ağustos 2009 Perşembe

Eskrim Hakem ve Antrenör Seminerleri Basında Yer Buldu

Türkiye Eskrim Federasyonu Eğitim Kurulunun hazırladığı Hakem ve Antrenör Seminerleri basında yer buldu. 04 Ağustos 2009 Salı günü Sabah Gazetesi Ankara ekinde “Geleceğimiz Çok Parlak” başlığı ile yayınlanan haber şöyle;


Geleceğimiz Çok Parlak
Elmadağ Kamp Eğitim Merkezi’de devam etmekte olan hakem ve antrenör kampını ziyaret eden Eskrim Federasyonu başkanı Müminhan Bilgin, önemli açıklamalarda bulundu. Türk eskrimini hak ettiği yere taşımak için eğitime çok önem verdiklerini belirten Bilgin, “Eğitim bizim için çok önemli. Hakem ve Antrenör açığımızı en kısa sürede kapatmak için yoğun bir eğitim faaliyeti sürdürüyoruz. Uluslararası arenada başarılı olabilmek için bu tür eksiklerin süratle giderilmesi gerekir” dedi Müminhan Bilgin, son 2 yılda eskrim adına sevindirici gelişmeler yaşandığının altını çizerek şunları söyledi:
Sporcu Sayısı Arttı
“Sporcu sayısında ciddi bir artış oldu. 250’den bin 600 sporcuya ulaştık. Sadece 12 ilde faaliyet gösteriyorduk, bu sayı 26 oldu. Organizasyon yeteneğimiz hızla gelişiyor. Ağrı’da ilk kez uluslararası bir organizasyon yapacağız. Adıyaman ve Tunceli’de faaliyet göstererek bu illerimizde sporun gücüne ve etkisini artırmayı planlıyoruz”
Eskrime tesis kazandırmak için çaba harcadıklarını ifade eden Başkan Bilgin, Genel Müdürlükle ortak bir çalışma ile Batıkent’te bir tesis yapacağız. Antalya’da 38 yıl sonra Büyükler Dünya Şampiyonası’na ev sahipliğini üstleneceğiz. Gençler ve Yıldızlar kategorilerinde elde ettiğimiz başarılar da gösteriyor ki Türk Eskrimi 2-3 yıl içinde adından bahsettirecek” diye konuştu. Elmadağ Kamp Eğitim Merkezi’nde kursiyer hakem ve antrenörlerle sohbet eden Müminhan Bilgin, kurs hocaları Halim Şener ve Haluk Yamaç’a katkılarından dolayı bir plaket verdi.

5 Ağustos 2009 Çarşamba

Avrupa Konfederasyonu ve Türkiye Eskrim Federasyonu MHK Üyesi Sayın Haluk Yamaç’ın Açıklaması

Avrupa Konfederasyonu Hakem Komisyonu ve Türkiye Eskrim Federasyonu Merkez Hakem Komitesi Üyesi Sayın Haluk Yamaç’ın eskrimturk@googlegroups.com’a yapmış olduğu açıklama aşağıdadır. Sn. Yamaç, hakem bile olmayan, ama her konuda ahkam kesip, yalan dolana ve iftiralarla, Uluslararası Hakemlerden Sayın Cihan Palabıyık’a dil uzatanlara güzel bir cevap vermişler. Bakalım yalancı ve iftiracılar kimlermiş.

Sayın Haluk Yamaç diyor ki;
Sayın eskrımcı arkadaşlar,
Genellıkle fazla yazmayı seve bir kişi olmadığımı söylemek ıstıyorum.Ancak yazıları bazen okuyorum,bu yazıların bazılarındakı eleştırileri taktir ediyorum.Eleştiri ve öneriler hepimizin daha ileri gitmesini sağlar.
Ancak çok zaman hiç bır eleştiriyle alakası olmayan kişilere saldırma ve karalama oluyor.Eskrrim sporu'na ve gelişmesine katkı vermek istiyormuyuz ? sorusunu kendımize sormamız gerekiyor.
Bu yazım'da hakemlik ile bir konuya gırmek istiyorum, neden ? çünkü bu konu benım ılgi alanım.Şu anda hem Avrupa eskrım federasyonu hemde turkiye eskrim federasyonu hakem kurulu üyesıyım,özellikle Avrupa eskrim confederasyonu hakem komisyonu üyesı olarak tüm Avrupa ülkelerindeki hakemlerin hakemlik faaliyetleri her komisyon üyesine geldiği gibi bana'da geliyor.Geçen hafta 'GÖZCÜ' rumuzlu bir arkadaşımız hakemlerimiz'den CIHAN PALABIYIK İle ilgili son derece yakışıksız sözler yazmış ' uluslararası musabakalarda hakemımız Cihan Palabıyık bır maç yönetıyor bır daha maç verilmiyor demiş' bu sözler son derece yakışiksız buluyor ve bu arkadaşımızı kınıyorum.Çünkü GÖZCÜ rumuzlu arkadaşımızın yazdıkları gerçeği yansıtmamaktadır.Bu arkadaşımızın niçin bir rumuz kullanıyor? Bizler medeni insanlarız gerçek kimliklerimizle daha iyi anlaşabiliriz.
Bu arkadaşımızın yazdıkları aslında tüm uluslararası hakemlerimizi ve beni üzmüştür çünkü hakemlerimiz son zamanlarda çok başarılı olmuşlardır.Aşağı’da hakemimiz CİHAN PALABIYIK ile ilgili hakemlik faaliyetini bilgilerinize sunuyorum .(son altı ay)
Saygılar.
. HALUK YAMAÇ
1/ ULUSLAR ARASI GENÇLER TURNUVASI (HOF ALMANYA)
ERKEKLER FLÖRE FİNAL, BAYANLAR FLÖRE FİNAL
2/ GRAND PRİX ERKEKLER EPE (LEGNANO İTALYA)
FERDİ FİNAL (VİDEO HAKEMİ) , TAKIM ÜÇÜNCÜLÜK MAÇI (USA- POLONYA)
3/ YILDIZLAR AVRUPA ŞAMPİYONASI (BOURGES FRANSA)
BAYANLAR FLÖRE YARI FİNAL , ERKEKLER FLÖRE TAKIM FİNAL (ALMANYA- ITALYA)
4/AKDENİZ OYUNLARI (PESCARA İTALYA)
BAYANLAR FLÖRE YARI FİNAL ,ERKEKLER EPE YARI FİNAL VE BRONZ MADALYA MAÇI.
5/BÜYÜKLER AVRUPA ŞAMPİYONASI (PLOVDİV BULGARİSTAN )
ERKEKLER FLÖRE FİNAL (VİDEO HAKEMİ) ERKEKLER EPE TAKIM FİNALİ (MACARİSTAN- İSVİÇRE )

4 Ağustos 2009 Salı

Türk Antrenörlere Fırsat Tanımalı

Türk eskriminin gelişmesi için, antrenörlerimizin kaliteli olması gerekli. Türk antrenörleri son yıllarda aldıkları seminerler ve kurslarla, bilgilerini güncel tutuyorlar. Her geçen gün profesyonel anlamda, Türk eskrim antrenörleri artmakta. Ancak, köklü kulüplerin hala yabancı antrenör merakı devam ediyor. Avuç dolusu paralar vererek getirdikleri yabancı antrenörlerin, yerine Türk antrenörlere fırsat tanısalar, Türk eskriminin geleceği adına daha iyi olacaktır. Son zamanlarda Bulgar antrenörlerin nerdeyse hepsi Türkiye’ye geldiler. Verilen maaşlar Türkiye standartlarına göre çok yüksek. Bulgaristan standartlarına göre inanılmaz miktar. Bulgaristan’da 200 Euro gibi rakamlara çalışan antrenörler nedense, Türkiye'de 1000-1500 $-€ ya çalışıyor. Verdikleri eğitim ise ortada. Türk eskrimi bu şekilde nereye gidecek merak ediyorum. Bu imkanlar şu sıralar işsiz ya da daha az maaşla çalışan Türk antrenörlerine verilse her halde daha iyi olurdu. Bakalım bu Bulgar antrenör merakı ne zaman sona erecek. Şu günlerde Bulgaristan’ın dünya eskrimindeki durumu belli. Halbuki, Türk eskrimine gönül vermiş kulüplerin, Türk antrenörlerine görev vermesi ile eskrim meslek olarak görülecek. Bu branşla uğraşan sporcular gelecek kaygısı taşımayacaklardır. Zamanla da yurt dışına eskrim antrenörü gönderir hale gelinecektir. Sadece antrenörlerin eğitilmesi gelişmeyi tek başına sağlamayacaktır. Bunun yanı sıra Türk antrenörlerinin uygulama yapabilecekleri alanlarında olması gerekmektedir. Türk antrenörlerine fırsat tanıyıp, onlara güvenip geleceğe katkıda bulunalım.

3 Ağustos 2009 Pazartesi

Sizce Kaşar’ın Markası Ne?

Eskrim camiası bir aile gibidir. Herkes birbirini tanır ve bilir. Arkadaşlık ve dostluklar müsabakalarda, kamplarda, seminerlerde daima gelişir. Ancak son zamanlarda bir takım yazarlar oluştu. Bu kendini bilmezler, eskrim camiasına zarar vermeye devam ediyorlar. Spekülasyonlar, entrikalar, hakaretler, yalanlar ve iftiralar birbiri ardına sıralanıp gidiyor. Nedir bu çirkinlik anlamak çok zor. Biraz insanda utanma olur. Hele bu yazarlardan biri var ki, sanki delirmiş. İstediği olmadı diye, kırmızı görmüş boğa çılgınlığında yazıp duruyor. Akıl almaz iftiralar atıyor. Söylenen o ki, federasyonun hukuk kuruluna girmek istemiş, ama federasyon onu yeterli bulmamış. “Vay sen misin? beni yeterli bulmayan” deyip o da kendini yazarlığa vurmuş. Kendini hukukçu olarak tanıtan ama kendi işi haricinde her şey hakkında bilip bilmeden yorum yapan kaşar’ın, işsizlik kafasına vurmuş galiba. Bir hukukçu günde 5-10 spekülasyon, entrika, hakaret, yalan ve iftiralarla dolu yazıları yazıp ta nasıl işlerini takip edebilir ki. Bazen antrenör, hakem, sporcu, idareci, web sayfası editörü, psikolog, tercüman, eleştirmen vb. olup, onlardan çok biliyor yorum yapıyorsun, sana birisi haddini bildirince de “ben eleştiriyorum” diyorsun. Duyduğuma göre sana para ile yazı yazdırıyorlarmış. Farklı farklı isimlerle bir birini destekler yazılar yazıp iftira ve karalama kapmayası yürüttüğünü sanıyorsun. Ama insanlar senin bu çirkin yüzünü görüyor. Her şeyi biliyorsun ama ahlaksızca yazılan yazıların kendi karakterini yansıttığını bilmiyorsun. Para ile satın alınmış olman seni daha da “vahim” hale getiriyor. Şimdi sorarım size, kaşar’ın markası ne? Meydanı boş sanma, sana haddini bildirecek çok dürüst insanlar var. Sen bu yazıyı okuduğunda hemen üzerine alınacaksın ve sanki kudurmuş gibi saldırmaya başlayacaksın. Sabahlara kadar yazacak yazacaksın. Bu arada unutmadan şunu da belirteyim, eğer eleştiriyorsan, eleştirilmeye de açık olmalısın. Hadi şimdi sana kolay gelsin.

2 Ağustos 2009 Pazar

Avrupa Eskrim Konfederasyonunda Köklü Değişiklik

Avrupa Şampiyonası öncesi Plovdiv'de yapılan, Avrupa Eskrim Konfederasyonu seçimleri köklü değişiklikle sonuçlandı. Avrupa Eskrim Konfederasyonu Eski Başkanı Alisher Usmanov’un, Uluslararası Eskrim Federasyonu Başkanlığına seçiminden sonra, Avrupa Eskrim Konfederasyonu Başkan Yardımcısı Jenö Kamuti’nin başkan olarak seçilmesi beklenirken, Jenö Kamuti’nin Avrupa Eskrim Konfederasyonu Başkanlığa adaylığını açıklamaması ilginç bir karardı. Avrupa Eskrim Konfederasyonu seçimlerine tek aday olarak giren, Çek Cumhuriyeti’nden Frantisek Janda, Avrupa Eskrim Konfederasyonu Başkanı oldu. Avrupa Eskrim Konfederasyonunun Yönetim Kurulu seçiminde ise köklü değişiklikler oldu. Dokuz yönetim kurulu üyesinden sekizi seçilmedi. Bu sonuçla sadece Avrupa Eskrim Konfederasyonu Genel Sekreteri Max W.F. Geuter, yerini korurken, diğer tüm üyeler değişti. Avrupa Eskrim Konfederasyonu Başkan Yardımcısı Jenö Kamuti (HUN), İkinci Başkan Yardımcısı Keith Smith (GBR), Mali İşler Sorumlusu Bert van de Flier (NED), Yönetim Kurulu Üyesi Nuala McGrarrity (IRL), Maxim Paramonov (UKR), Sandro Cuomo (ITA), Halim Şener (TUR) ve Armen Grigoryan (ARM) tekrar seçilemezken. Avrupa Eskrim Konfederasyonunun Başkan Yardımcılığına Stanislav Pozdniakov (RUS), Genel Sekreterliğine Max Geuter (GER), Mali İşler Sorumluluğuna Jacek Bierkowski (POL), Teknik Direktörlüğüne Julius Kralik (SVK), Antrenör Eğitim Komisyonu Başkanlığına Octavian Zidaru (ROU), Promosyon Komistonu Başkanlığına Frantisek Janda (CZE), Hakem Komisyonu Başkanlığına Stanislav Pozdniakov (RUS), Müsabaka Komisyonu Başkanlığına Pierre Thullberg (SWE), Veteranlar Komisyonu Başkanlığına Max Geuter (GER), SEMI Komisyonu Başkanlığına Jacek Bierkowski (POL) ve Sağlık Komisyonu Başkanlığına Giuseppe Cafiero (ITA) seçildiler. Avrupa Eskrim Konfederasyonu seçimlerine başkan ve dokuz üyeden sekizinin değişmesi çok büyük bir değişim olsa gerek. Türkiye Eskrim Federasyonu Başkan Yardımcısı Mustafa Kalender’in de aday olduğu bu seçimlerde, aday olmalarına rağmen İkinci Başkan Yardımcısı Keith Smith (GBR), Mali İşler Sorumlusu Bert van de Flier (NED), Yönetim Kurulu Üyesi Nuala McGrarrity (IRL), Maxim Paramonov (UKR) ve Armen Grigoryan (ARM) da seçilemedi. Başkan Yardımcısı Mustafa Kalender’den, Mali İşler Sorumlusu Bert van de Flier (NED), Ersek (SVK), Valja (FRA), Kjöller (DEN), Gogelia (GEO) daha az oy aldılar.

1 Ağustos 2009 Cumartesi

Açık Turnuvalar Başarı İle Uygulanıyor

2008 yılında ilk kez uygulanmaya başlayan Açık Turnuvalar, ilk yıl sonunda Türk eskrim literatürüne yerleşti. Açık Turnuvalar ile Ulusal müsabakalarda artış oldu. Ulusal müsabakaların artması klasman puanlarına da yansıdı. Şu sıralar klasman puan tablosuna bakıldığında bir ya da iki müsabaka sonucu değil. Çok daha fazla müsabaka sonucu ile klasmanın belirlendiği açıkça ortada. Bir sporcunun uluslararası arenada ülkemizi en iyi şekilde temsil edebilmesi için, ülke içerisinde çok müsabaka yapması ve hazırlanması gerekmektedir. Yıllarca sporcularımız birkaç müsabaka ile seçilerek ya da sıralamaya hiç bakmadan müsabakalara gittiler. Anlaşılan o ki, Türkiye Eskrim Federasyonu klasmanın daha çok müsabakadan oluşmasını ve seçimin daha objektif olmasını istiyor. Klasmandan ödün vermemeye, daha öncekilerin düştüğü hatalara düşmemeye çalışıyor. Türkiye Eskrim Federasyonu açık turnuvalarla, sadece biraz önce anlattıklarımı başarmış değil, daha fazlası var. Açık Turnuvalar ile turnuva sponsorluğunu da getirdi. Şimdi bazı müsabakalar sponsorlukla gerçekleşiyor. Hatta para ödülleri de verilmeye başlandı. Bu eskrimin geleceği için atılmış büyük bir adım olsa gerek. Düşünsenize gelecekte eskrim müsabakaları profesyonelce yapılıyor. Sporcular bu branştan para kazanıp geçimlerini sağlıyorlar. İşte bu da uluslararası müsabakalarda başarılı olmamızı sağlayacak. Her ne denirse densin Açık Turnuvalar bir değişimin parçasıdır. Değişim gelişimi getirir. Gelişim özlenenlere ulaşmayı sağlar. Sadece hayal etmek yetmiyor. Çalışmak, projeler hazırlayıp uygulamak, zamanla hataları varsa düzeltmek ve hep hedefe doğru yürümek lazım. Açık Turnuvalar, artık Türkiye Eskrim Federasyonunun bir projesi değil, başarılı bir uygulaması olduğu görülmekte.